24 Ocak 1993 yılında Ankara Karlı Sokak’taki evinin önünde bombalı saldırıyla yaşamını yitiren gazeteci-yazar Uğur Mumcu’nun saldırıya uğradığı 06 YR 245 plakalı otomobili 7 yıldır Eskişehir’de Uğur Mumcu Parkı’nda sergileniyor. Otomobilin Eskişehir’e getirilerek sergilenmesinde öncülük eden Çağdaş Gazeteciler Derneği Eskişehir Şube Başkanı Can Hacıoğlu, 30 yıldır adalet arayışlarının sürdüğünü söyledi.
Usta gazeteci, yazar Uğur Mumcu`nun 30 yıl önce evinin önünde uğradığı bombalı saldırıyla yaşamını yitirdiği otomobili 7 yıldır Eskişehir’de Uğur Mumcu Parkı’nda sergileniyor. Her yıl 24 Ocak Uğur Mumcu’nun ölüm yıldönümünde Uğur Mumcu Parkı’nda, Mumcu’nun saldırıya uğradığı otomobilinin önünde anma törenleri düzenleniyor.
SALDIRIYA UĞRADIĞI ARACA TALEP OLUNDU, PARKA KONULDU
30 yıl önce yine soğuk bir kış günü 24 Ocak tarihinde Cumhuriyet Gazetesi yazarı Uğur Mumcu, evinden işyerine gitmek için 06 YR 245 plakalı otomobiline bindiği sırada aracına yerleştirilen bombanın patlatılması sonucu hayatını kaybetmişti.
Mumcu’nun otomobili, patlamanın ardından yaklaşık 20 yıl dava süresince Ankara Emniyet Genel Müdürlüğü deposunda tutuldu. Yaklaşık 10 yıl önce otomobilin Mumcu’nun ailesine teslimi gündeme gelince başta İzmir olmak üzere Türkiye’nin birçok ilinden otomobile talep geldi.
Bu sırada Eskişehir CHP’li Büyükşehir Belediyesi ve Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) de otomobilin Eskişehir’de bir parkta sergilenmesi için talepte bulundu. Uğur Mumcu’nun ailesi tercihini Eskişehir’den yana kullandı ve Uğur Mumcu’nun saldırıya uğradığı 06 YR 245 plakalı enkaza dönen aracı Eskişehir’e getirildi.
Eskişehir CHP’li Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Büyükdere Mahallesi Buse Sokak’ta yaptığı parka Uğur Mumcu ismi vererek Mumcu’nun hurdaya dönen otomobili de Türkiye’nin farklı illerinden getirilen mermer parçalarından oluşturulan özel bir kaidenin üzerine yapılan özel cam fanusta sergilenmeye başladı.
“OTOMOBİLİNE TALİP OLDUK”
Çağdaş Gazeteciler Derneği Eskişehir Şube Başkanı gazeteci Can Hacıoğlu, Uğur Mumcu’nun hurdaya dönen otomobilinin yaklaşık 20 yıl Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün garajında durduğunu belirterek, “Büyükşehir Belediye Başkanımız Yılmaz Büyükerşen’in de destekleri ile Uğur Mumcu’nun katlediliği aracın Eskişehir’de sergilenmesi için talep etti ve aile de tercihini Eskişehir’den yana kullandı. Otomobilin kaidesini oluşturan farklı mermer parçaları, Türkiye´nin farklı şehirlerinden getirildi. Özel bir tasarım yapıldı. Türkiye’de mermer çıkan bütün illerinden çıkan değişik mermerler getirtilip buraya konuldu. Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in özel ilgilendiği otomobilin üzerinde ‘Vurulduk ey halkım unutma bizi’ yazılı kaide için Karabük, Elazığ, Balıkesir, Afyonkarahisar, Muğla, Bursa, Bilecik ve Aydın’dan getirilen mermerler kullanıldı. Fanusu ise kırılmaz camdan yapıldı. Camlar, ışığı yansıtmıyor ve her açıdan otomobil rahatça görülebiliyor” şeklinde konuştu.
“CAM TABUTUN ARKASINDAKİ RESTORAN YAKIŞMIYOR”
ÇGD Şube Başkanı Can Hacıoğlu, Uğur Mumcu’nun katledildiği aracının sergilendiği cam tabutun hemen arkasındaki restoranın ise oraya yakışmadığını ifade ederek, “Uğur Mumcu’nun aracının sergilendiği kaidenin hemen arkasındaki restoran ıçin gerek Eskişehir’den gerekse şehir dışından ziyarete gelenler tarafından büyük tepki alıyoruz. Odunpazarı Belediyesi tarafından ihale ile verilen bu restoranın kapatılması gerekiyor. Uğur Mumcu Parkı gerçekten güzel ama o anıtın arkasındaki lokantanın da kaldırılması gerekiyor. Bu konuda çok şikayet alıyoruz. Anıtın arkasındaki lokanta ne parka ne de anıta yakışmıyor” dedi.
“30 YILDIR ADALET ARAYIŞIMIZ SÜRÜYOR”
Eskişehir’in bir Uğur Mumcu şehri olduğunu vurgulayan ÇGD Şube Başkanı Hacıoğlu şunları söyledi:
“Sağlığında Uğur Mumcu’yu Eskişehir’de çok gördük. Kendisi Anadolu Üniversitesi’nde derslere girmek için sürekli gelirdi. Uğur Mumc’ya bir vefa borcumuz vardı. Unutulmasın dedik ama onun hepimizden önde olduğunu yıllar içinde gördük. Uğur Mumcu’nun unutulması mümkün değil.
Çünkü gerçeğe her zaman ihtiyaç var. Gerçek gazetecilik de denince Türkiye’de 30 yıldır Uğur Mumcu akla geliyor. Uğur Mumcu’yu biz analım veya anmayalım o yaşıyor. 30 yılda çok iktidarlar değişti, milletvekilleri, bakanlar değişti.
Ama cinayeti bir türlü çözülemedi. Birkaç kişi yakalandı, cezalar verildi. Daha sonra ceza verilenlerin olayın failleri olmadığı söylendi. İnanların aklı daha da karıştı. 30 yıldır adalet arayışımız, Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak sürüyor. Kendisini sevgiyle, özlemle anıyoruz.
“CAMDAN TABUT YAPTIK”
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen de Uğur Mumcu’nun katledildiği otomobilinin Eskişehir’e getirilişini şöyle anlattı:
“Uğur Mumcu, menfur cinayete kurban gittikten sonra bir gün sevgili dostum Turgut Kazan telefon etti. Dedi ki ‘Rahmetli Uğur Mumcu’nun eşini Ankara Adliyesi Emanetler Bürosu’ndan telefon etmişler. Bombayla patlatılan otomobilinin alınmasını kendisinden istemişler. Ne yapacağını soruyor. Ben de seni tavsiye ettim. Bir ararsan kendisini iyi olur.’ Muhterem eşine telefon ettiğimde ‘Ne yapayım’ diye sordu. Dedim ki Eskişehir’de o sırada Odunpazarı Belediye Başkanımız bir park yapıyordu. O parkın içerisinde ona bir mezar yapalım. ‘Neye mezar, arabaya mı mezar’ dedi. Bombayla patlatılmış bir araba hurdasının, ne feci bir ölümün sebebi olabileceğini gösterecek camdan bir tabut yapalım ve tabutun içerisinde de bu enkazı sergileyelim, dedim. Odunpazarı Belediye Başkanıyla da konuşunca hemen parkın ön tarafına ‘Bunu koyalım’ dedi ve koydu.”
“ONU HİÇBİR ZAMAN UNUTMAYACAĞIZ”
Bombalı saldırıya uğrayan bir otomolini cam fanus içerisinde sergilenmesinin belki dünyada bir eşinin daha olmadığını ifade eden Başkan Büyükerşen, “Camdan bir tabutun içerisinde Uğur Mumcu’yu bize hatırlatacak olan, onun çektiği acıyı bir an için de olsun ziyaret edenlerin hissedebileceği bir kabir, camdan bir otomobil enkazı. Suikast enkazının örneğini Eskişehir’de barındırmaktan da mutlu olduğumuzu belirtmek isterim. Mutluluk duyulur mu? Duyulur. Uğur Mumcu gibi bir büyük insanın, büyük bir gazetecinin ne şekilde hayattan koparıldığının örneğini gelecek kuşaklara bundan iyi anlatılabilecek bir eser olmazdı diye düşünüyorum. Eser mi derseniz? Eser. Cinayeti işleyenlerin eseri. Kendisini rahmetle anıyorum. Onu hiçbir zaman unutmayacağız. Unutmamaya çalışacağız. Bütün gayretimiz bu olmalı diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Kaynak : Sozcu