Bu sabaha karşı yapılan 58 seçimle birlikte 2023 NBA Draftı geride kaldı.
Draft sonrasında en büyük gündem başlığı ise kazananlar ve kaybedenlerdi. Kimi takımlar geceyi hakkıyla yürütürken, kimisi buruk bir şekilde tamamladı. Biz de sıcağı sıcağına 2023 Draftı’na göz attık ve gecenin kaybedenlerini inceledik.
Eurohoops Fırın, 2023 NBA Draftı’nı umduğu gibi sonuçlandıramayan takım ve oyuncuları inceliyor.
Charlotte Hornets
Draftın en büyük tartışmalarından birisi, ikinci sıradan kimin seçileceğiydi. Scoot Henderson mı Brandon Miller mı? Birçok kişiye göre, Michael Jordan yöneticilik geçmişinde bir draft hatasına daha imza attı. Hornets, Scoot Henderson’ın potansiyeli yerine Brandon Miller’ın uyumuna güvenmeyi tercih etti. Elbette Miller’ın All-Star bir oyuncu olabileceğine inanıyorlar ancak Brandon Miller’ın atletizm ve yaratıcılık eksiği onun işini zorlaştırıyor. Hangisinin yıldız olması daha muhtemel derseniz, bunun cevabı Henderson olur. Scoot Henderson’ın ise guard olma avantajı ve inanılmaz bir fizik-atletizm kombinasyonu var. Charlotte Hornets, Scoot’u atladığı için pişman olabilir. İşin ilginç tarafı, henüz playoff takımı bile olmamalarına rağmen uyum faktörünü göz önünde bulundurmaları. Eğer yapılanma ekibiyseniz bu sıralarda potansiyeli öncelemekte yarar var.
Cam Whitmore
Gecenin en büyük kaybedeni. İlk 10’dan seçilmesine kesin gözüyle bakılan Cam Whitmore, 20. sıraya kadar düştü. Birkaç gün öncesine kadar 4 veya 5. sıradan seçilebileceği konuşulan Whitmore, son günde 8-9’lara gerilemeye başlamıştı. Adrian Wojnarowski’ye göre bunun sebebi, takımlarla yaptığı antrenmanlarda kötü bir performans göstermesi. Kimisine göre de sağlık sorunları. Bunun sebebi her ne olursa olsun, son dönemde draft gecesinin en sert düşüşlerinden birisi yaşandı. Whitmore’un yüz ifadesi de bunu kanıtlar nitelikteydi. Whitmore için daha da acı verici olan gerçek şu: Whitmore 5. sıradan seçilseydi yılda 7 milyon civarında bir para kazanacaktı. Şimdiki maaşı ise yalnızca 2.5 milyon dolar olacak. Maddi açıdan da bu gece ona büyük zarar yazdı…
Cam Whitmore’u Geçen Takımlar
Draftın en sert düşüşünü yaşamış olabilir ama bu Cam Whitmore’a güvenmediğimiz anlamına gelmez. Elbette elimizde oyuncuyla görüşmek, çalışmak veya sağlık raporlarını okumak gibi bir imkan yok. Ancak sezon içerisinde gösterdiği şeyleri ele aldığımızda Whitmore’un 20. sıraya düşmesi büyük bir hata. Whitmore bu draftta uzun vadeli yıldız potansiyeli olan oyunculardan biriydi ve neredeyse ligin yarısı onu pas geçmeyi tercih etti. 13-19 aralığındaki takımlar Whitmore ile çalışma gerçekleştirmediği için “düşüyorsa bir kusuru vardır” mantığıyla hareket etmiş olabilir. Yine de 18 yaşındaki forvetin 20. sıraya kadar gerilemesine anlam vermek güç.
Orlando Magic
Gecenin tartışılan takımlarından birisi de Orlando Magic’ti. Kadrosuna 6. sıradan Anthony Black’i, 11. sıradan Jett Howard’ı seçen Magic, “reach” seçimlere imza attı. Bana kalırsa her iki oyuncu da olması gerekenden yüksek gitti ve masada daha iyi seçenekler vardı. Özellikle Anthony Black’in Orlando Magic’e olan uyumu biraz kafa karıştırıcı. Tümüyle kötü bir seçim olmasa bile “Jalen Suggs’tan daha farklı ne yapabiliyor?” sorusu insanları düşündürüyor. Jett Howard ise topsuz hücumu-şutuyla ön plana çıkıyor ve bir miktar pasör katkısı sağlıyor. Ancak Howard’ın savunması öne çıkan bir sorun. Onunla benzer işleri yapan ve savunmada daha umut verici olan Gradey Dick yerine Howard seçimi yeterince tatmin edici olmadı.
İzleyiciler
Gecenin bir diğer kaybedeni ise biz izleyiciler olduk. Draft öncesinde takas piyasasının hareketleneceği, sürpriz seçimlerin yapılacağı bir gece umuyorduk. Ancak ne takaslar ne de draftın “sürpriz seçimleri” bizleri tatmin etti. Bilal Coulibaly ve Jett Howard’ın yükselişi, Cam Whitmore’un düşüşü dışında ciddi bir sürpriz hiç yaşanmadı. Birçok oyuncu beklenilen sıralardan seçildi. Bunun dışında draft öncesinde ortaya atılan birçok takas söylentisi -Spurs’ün lotarya hakkı alması, Blazers’ın 3’ü takaslaması- sonuçsuz kaldı. Bir süredir izlediğimiz en gösterişsiz draft gecesi olabilir.
Rayan Rupert
Fransız oyuncu, NBA Draftı’nda “Yeşil Oda” daveti alan 25 oyuncudan biriydi. Yani, draftı yerinden takip edecek ve ismi açıklandığında kürsüye çıkıp Adam Silver ile el sıkışacaktı. Bu davet genelde ilk turda seçilmesi beklenen oyuncular için gönderilir. Ancak beklenmedik bir düşüş yaşanıyorsa, oyuncu için kabus senaryo başlamış demektir. Rayan Rupert’ın yaşadıkları da bundan farksızdı. İkinci turda 43. sıradan seçilen Rupert, Yeşil Oda’da ailesiyle birlikte sona kalan oyuncu oldu. Rupert için hayal kırıklığı yaratan ve beklenmedik bir son oldu. Uzun bir süre seçilmeyi beklenen Rupert, 43’ten seçildiğinde Adam Silver ile değil yardımcı komisyoner Mark Tatum ile tokalaştı. Bununla birlikte, ikinci tura düşerek garanti kontrat almayı da başaramadı. Sanırım gecenin en kötü gelişmesi buydu onun için.
Kaynak: Eurohoops